Türkçe so ne demek?

Almanca / Deutsch
Türkçe / Türkisch

sonderbar
acaip

sonderbar
acayip

sonderbar werden
acayipleşmek

sofortige Beschwerde
acele itiraz

sofortige Verfolgung
acele izleme

sofortig
acele, ivedi, derhal

sozusagen
adeta, sanki, tabir caizse

Sonne {f}
afitab (osm.)

Sonne {f}
afitap (osm.)

solid
ağırbaşlı

sonst
aksi halde

sonst
aksi takdirde

sonst
aksi taktirde

sondern
ancak

sofort
anında

Soldat
asker

Soldat/Soldatin, der/die, -en/-nen
asker

Sold
asker ücreti

Soldat
asker, er

Soldaten
askerler

Soldatenmeuterei
askerlerin ayaklanmasi

Sohle
ayak tabanı

Sohle
ayakkabı pençesi

Sonnenblume
ayçiçeği

Sonnenblumenöl {n}
ayçiçek yağı

sortieren
ayıklamak

sonst
ayrıca

sorgen
bakmak

sorgen
bakmak, endiselenmek

Sorgen
bakmak, ilgilenmek

sonst
başka

Sonst noch etwas?
Başka bir şey?

sonstwo
başka bir yerde

Sonstige, das Sg.
başka, diğer

sollen
beklenmek

sondern
bilakis, aksine

soviel ich weiß
bildiğim kadarıyla

soweit ich weiß
bildiğim kadarıyla

sogar
bile

so schnell wie möglich
bir an önce

sonst
bir daha

Souterrain {n} (landsch. auch {m})
bodrum katı

Souterrainwohnung {f}
bodrum katı daire

Soll
borç

Soll
borç, zimmet, plan

so
böyle

So etwas gibt es nicht.
Böyle bir şey olmaz.

so
böylece

so
böylelikle

sonnen brennen
bronzlaşma

so weit (Es ist so weit.)
bu ana kadar, hazır (Tam zamanı geldi.)

so viel
bu kadar

soviel
bu kadar, o kadar, şu kadar

Soviel
bu kadar, o kadar, şu kadar bu (su, o) kadar

somit
bu nedenle, bundan dolayı, binaenaleyh

solch
bunun gibi

sonderlich
büyük

solid
ciddi

Sorte
cins

Sortiment
cins

soziales Geschlecht; Gender
cinsiyet

Sonnabend
cumartesi

sonnabends (ostd.) (mitteld.)
cumartesi günleri

Sorte
çesit, cins, türlü

Sortenschutz
çesitlerin korunmasi

Sorte
çeşit

Sortiment
çeşit

sortieren
çeşitlerine ayırmak

Sommersprossen
çil

sonderlich
çok

Socke {f}
çorap

Socken {pl}
çoraplar

sorgen
çözmek

sogar
dahi

solid
dayanıklı

Solidarität
dayanışma

Solidarität
dayanisma

Solidaritätsbeitrag
dayanisma aidati

Solidaritätsbeitrag
dayanisma aidati, tesanüt aidati

Solidarität
dayanisma, tesanüt

Solidarhaftung
dayanismali sorumluluk

solidarisch
dayanismali, müteselsil

soeben
demin

Sogenannt
denilen

sofort
derhal

sogleich
derhal

sogleich, sofort
derhal

sofort, sofortig, umgehend
derhal

Sorge
dert

Sorge
dert, endise, sikinti, özen

sonstiges Recht
diger hukuk

sonst
diğer

Sonstig
diğer, başka, sair

Sorgfalt
dikkat

sorgfältig
dikkatli

sorgsam (geh.)
dikkatli

sorglos
dikkatsiz

Sofa {n}
divan

sorglos
düşüncesiz

souverän
egemen

so Türkçesi, so ne demek, so çevirisi, so Türkçesi nediR, so Türkçe anlamı, so tercümesi.

Copyright © 2012 { İngilizce çeviri - Türkçe Almanca Sözlük}